Hashtag
Koronavirüs salgını tüm dünyada etkisini sürdürüyor. O ülkelerden biri de İngiltere.
Son verilere göre ülkede Kovid-19 kaynaklı ölüm sayısı 422'den 465'e yükseldi. Vaka sayısı da 1452 artarak 9 bin 529 oldu. İyileşenlerin sayısı ise 135'e çıktı.
İyileşenler arasında Türk vatandaşı Sude Şensoy da var.
Şensoy, yaşadıklarını ayrıntılarıyla anlattı. Ateşle başlayan sürecin başında Koronavirüsün aklına gelmediğini belirten Sude Şensoy şunları söyledi:
“3 gün kadar böyle sürdü ve ben kendim de çok biliyormuş gibi bir tanı koyup mikrobik bir rahatsızlık olduğunu düşündüm. Sonra burada bazı yasaklar vardı, hastanelere gitmemize, aramamıza bile bazı kısıtlamalar getirilmişti. Geçen cuma günü de bir şekilde onlara ulaştım, eve geldiler. Ben Koronavirüsten açıkçası hiç şüphelenmemiştim, çok şaşırdım. Bu süreci herkes nasıl atlattığımı soruyor, çok hızlı geçtiği için herkes çok şaşkın. Ben de çok şaşkınım. Bu kadar çabuk nasıl iyileştiğimi ben de bilmiyorum. Ciddi anlamda solunum problemim vardı, şu an çok iyiyim.”
DOKTORLAR EVE GELDİ VE YAKINDAN İLGİLENDİ
İngiltere’de ağır solunum sıkıntısı yaşamayanlar dışında diğerlerinin hastaneye gitmemesi yönünde çağrı yapıldığını vurgulayan Şensoy, doktorların evde kendisini kontrol ettiğini anlattı:
“Birçok vaka test dahi edilmiyor. Bunu şikayet için söylemiyorum. Ağır derecede bir solunum probleminiz yoksa bizi aramayın deniliyor. Ama şunu da söylemek istiyorum, doktorlar geldiler ve yarım saat boyunca ciddi bir şekilde kontrolden geçtim yani öyle çok kolay olmadı şikayet de etmeyeyim beni bu konuda mahcup ettiklerini söylemek isterim. Bana şu söylendi, ‘Birkaç gün içerisinde muhtemelen iyileşme göstereceksin.’ Bana özel bir numara verildi, ‘Tekrar bizi arayabilirsin’ dediler. ‘İyileşince ne yapacağım’ dedim. ‘Ne zaman bulaştığını bilmiyoruz, ama ateşin başladığı günden itibaren 14 gün gibi düşün 14 gün kendini izole bir şekilde evde tut’ dediler.”
“İSMİNİ YEŞİL CANAVAR KOYDUM, ATEŞİM HER GEÇTİĞİNDE BEN SENİ YENECEĞİM DEDİM”
Doktorların hastaneye gitmek isteyip istemediklerini sorduğunu, ama gitmeyi önermediğini anlatan Sude Şensoy, tedavi için yaptıklarını şu sözlerle anlattı:
“Benim solunum problemim vardı ve bana bu soruldu hastaneye gitmek ister misin, ama önermiyorum diye devamı da geldi. Ben de açıkçası hastaneye gitmek istemediğimi söyledim. İki tane evladım var, o gün doktorları aramadan önce artık ayağa kalkamayacak durumdaydım. Sıklıkla camları açıp evi havalandırın, bol sıvı alın, iyi beslenin, ağrı kesici ilaç alın dendi.”
Virüse isim verdiğini, moralini yüksek tuttuğunu anlatan Şensoy için en önemlisi stres yapmamak:
“İlk kabullenmek demeyeyim ama yapacak bir şeyimiz yok, ölemeyiz, ne yapacağız, yeşil bir canavar gibi bir şey koydum ismini, ateşim her geçtiğinde ben seni yeneceğim dedim. Açıkçası bunu bir dram haline getirmedim.
Eve gelenler bana dedi ki ‘Eğer stres ve panik yaparsan kalp ve etrafındaki kasların doğal olarak daha fazla kendin kasacak ve şu an solunum sorunu yaşıyorsun ya o daha şiddetli olacak, hiç nefes alamayacaksın.’ Açıkçası panik de yapmadım. Dalga geçtim, ciddiye almadım değil ama.”
“BUGÜN BENİM OĞLUMUN DOĞUM GÜNÜ VE BEN ONU GÖREMİYORUM”
14 gün kuralının önemini hatırlatan Sude Şensoy, şunları söyledi:
“Tanı konulmadan önce çocuklarımdan ayrılmıştım. Sevdikleriniz için kendinize iyi bakın diyoruz ya, aslında bunu şöyle düşünmek lazım, bugün benim oğlumun doğum günü ve ben onu göremiyorum. Çünkü 14 günü doldurmadan onunla temas haline girmem yasak değil ama süreci kontrol etmek adına bu önerilmedi bana. O yüzden tek başıma evde süreci böyle atlattım.”
TRT HABER
Bu kullanıcıya mesaj göndermek yada paylaşıma yorum yapmak için hesap oluştumanız gerekmektedir.
Hesap oluştur