Hergün 10 binlerce Türk bu platformada buluşuyor.Paylaşım yapmak, İlan yayınlamak, ve Etkinlik oluşturmak için hemen Sende hemen Hesap oluştur

DÜNYANIN EN BÜYÜK SERASI : EDEN PROJESİ

Hashtag

Dünyanın en büyük serası: Eden Projesi Giris £25

Ingiltere Cornwall’de ziyaret edenleri hayranlık içinde bırakan yapay biyom sergisi Eden Projesi, ismini cennet kavramından alıyor. Dünyanın çeşitli yerlerinden getirilip, kubbeler altında toplanılan bitkilerle insanlara, doğanın yalın estetiğinde kaybolma imkânı sağlıyor.

1994 yılında İngiltere'de Tim Smith, plakçılık işinden 30'lu yaşlarında emekliye ayrıldıktan sonra hobi olarak başladığı bahçe projesi işi sırasında ödenek bulmakta zorlanınca dahiyane bir fikir üretir: 'Dünya'nın tüm florasını bir alanda sergileyerek bahçe anlayışına yeni bir soluk getirmekti

Ayrıca Türkçe adıyla Cennet Projesi adını verdiği bu projeyle Park Ve Bahçeler Dairesi'nden almayı beklediği destek ödenek miktarının azaltılmasını da protesto etmisti

Ancak İngiltere, dünyanın her tarafından ve türlü iklimlerden getirilecek çeşitli egzotik bitkiler için soğuk iklime sahip olduğundan bu proje için uygun değildi. Fikrini yine bahçe uzmanı arkadaşları olan Philip McMilan ve Peter Thoday'e açar. Öneri onlara da çok cazip gelmişti.

McMilan ve Thoday iklimi okyanus dolayısıyla nispeten daha ılıman olan güneydeki Cornwall bölgesini önerir. Buraya yapılacak olan sera tarzı bir yapı her şeyi halledecektir.

Cornwall bölgesi araştırılır ancak karşılarında bir başka sorun belirir. Bölgede uygun büyüklükte düzlük bir alan yoktur, tek alan St. Austell'deki eski bir kaolin ocağıdır ancak o da istenen büyüklükte değildir. Ayrıca 15 m derinlikte olan bu ocağın zemini uygun besleyici humuslu toprak yerine kil doludur.

Grup bir çözüm bulabilmek amacıyla projeyi bir mimarlık şirketine götürür. Şirketin iddialı ve ödüllü mimarı Nicholas Grimshaw asgari alandan maksimum hacim elde edebilecek harika bir proje yapar. Fakat proje pahalıdır ve kaynak bulmaları gerekmektedir.

Çaldıkları kapılardan sadece British Millenium Fund kendilerine 25.000 sterlinlik bir fon ayırabileceklerini söyleyince 1998 yılında projenin temeli atılır.

Yapım Aşamasındaki Zorluklar

Karşılaştıkları ilk problem bir çukur içinde olan kaolin ocağının yağışlarla biriktirdiği 100 milyonlarca metreküp suyun boşaltılma sorunudur. Çalışmanın ilk 3 ayı bu suyu boşaltmakla geçer. Ancak ileride olası şiddetli yağışlarla tekrar su basması ihtimalini de önlemek gerektiğinden saniyede 25 litre boşaltım yapabilen büyük bir drenaj sistemi de kurulur.

İkinci büyük problem kaolinin inşaat tutmayacak kadar gevşek yapısının düzeltilmesidir. Öyle ya, inşaat sırasında veya sonrasındaki ziyaretçi akınında çökebilir, binlerce kayıp verilebilir. Bunun için evlerden çıkan yeşil atıklar dönüştürülerek elde edilen maddeye ormandan getirilen ağaç kabukları eklenir ve oluşan karışım ocaktaki mevcut killi toprakla harmanlanır.

Her bitkinin ihtiyacı olan özel toprak ise tek tek kendi ülkelerinden taşınarak getirilir ki bu da hayli maliyetli bir süreç olur.

ki buçuk yıl süren zorlu ama olağanüstü başarılı bir çalışma sonrası 37.5 milyon sterline mal olan proje 2001 Mart ayında törenle açılır.

Kompleks, kocaman bitişik kubbelerle çevrelenmiş biyomlardan oluşuyor. Binlerce bitki türü, doğal ortam ilişkileri yaratılacak şekilde kubbelerin altında yerini almış. Bitkileri çevreleyen kubbeler, yüzlerce altıgen ve beşgen plastik hücreden oluşuyor ve hücreler çelik ile çevrelenip desteklenmiş. İlk kubbede tropikal yağmur ormanı, ikincisinde ise akdeniz biyomu şartları taklit edilmiş.

Ziyaret edenlerin karşılaşacağı güzelliklere gelince:

1. Dünyanın en büyük yağmur ormanı

2. Son teknoloji mimari ve yapılar

3. Tüm yıl boyunca, büyüleyici bahçe sergisi

4. Birinci sınıf heykel ve sanat

5. Akşam gösterileri, konserler ve kışın buz pateni pisti

6. Eğitim merkezi ve her yaşa hitap eden gösteriler

7. Restoran ve kafelerde uygun fiyatlı yemekler

8. ağaç tepelerinin üzerinden yağmur ormanı seyri

9. Rejenerasyon ve sürdürülebilir yaşam örneği

10. Bir traktor tarafından çekilen serbest kara treniIn

1994 yılında İngiltere'de Tim Smith, plakçılık işinden 30'lu yaşlarında emekliye ayrıldıktan sonra hobi olarak başladığı bahçe projesi işi sırasında ödenek bulmakta zorlanınca dahiyane bir fikir üretir: 'Dünya'nın tüm florasını bir alanda sergileyerek bahçe anlayışına yeni bir soluk getirmek'.

. Towntalk
remove_red_eye1001

Bu kullanıcıya mesaj göndermek yada paylaşıma yorum yapmak için hesap oluştumanız gerekmektedir.

Hesap oluştur